ATTİLA, Papa Leo ve Barnabas

Vatikan bu belgeleri de açıklasın!
4 Mart 2012 00:01



ATTİLA, Papa Leo ve Barnabas
Vatikan, ellerindeki bazı belgeleri açıkladı. (http://www.onaltiyildiz.com/haber.php?haber_id=1360
Vatikan, Papa Leo ile Hun İmparatoru arasındaki anlaşmayı da açıklasın. Vatikan belge açıkladıkça, bizde belge açıklayacağız.
Yeni çıkacak kitabımızdan bir bölüm.
Yıl
1877 Plevne müdafası. Osman Paşa ve kahraman askerleri Plevne’yi can
siparane bir şekilde savunuyorlar. Burada savaşı anlatacak değiliz.
Konumuzla ilgili bölümünden bahsedeceğiz. Plevne savaşı ve Osman
Paşa’nın konumuzla bağlantısı şu: Tuna Nehri yakınlarındaki bir köyde,
bir Macar köylüsü Osman Paşa’nın bulunduğu karargaha gelip, bazı tarihi
dökümanlar veriyor. “Dökümanların çok eski olduğunu, fakat içeriğini tam
olarak bilmediği” söyleyen Macar köylüsü, belgelerin “Türklerle alakalı
olabileceğini” ifade ediyor. Osman Paşa, kendisine bu belgeleri getiren
köylüyü ihya edip, tarihi bu dökümanları ondan alıyor.
Dökümanların
içeriğini Osman Paşa’da tam olarak bilmiyor. Savaş sonucunda bu
dökümanlar İstanbul’a geliyor. Dökümanların üzerine daha sonra “Osman
Paşa’nın hatıratı” diye yazılıyor. Bir müddet sonra dökümanlar, Türk
Genel Kurmayı'na kalıyor.
Bu
hatıratın Türk Genel Kurmayı’nın elinde olduğu ve kozmik odaların
birinde bulunduğu bilinmektedir. Bu bölümü şunun için anlattık. Osman
Paşa’nın Macar köylüsünden aldığı bu evrak, bir papirus kağıdı ve 5.
Yüzyıla ait yazılı bir belge. Belgenin üzerinde hem resim, hem de
Grekçe yazılar mevcut.


Belgelerin
içereği şu: Tarihi tahminen 470’li yıllara tekabül ediyor. Piskopos
Marinus ya da keşiş Marinus’un çizmiş ve yazmış olduğu bir belge. Yazı
şu: M.S 440’lı yıllarda Papa olan 1. Leo açıkça yeriliyor. Yazıda
Marinus açıkça Papa Leo ile alay ediyor. Papa Leo kimdir? Papalar
tarihinde, Roma’da Hun İmparatoru Attila’yı, İtalya işgalinden dönmeye
ikna eden kişi olarak geçiyor. Birçok tarihçi, 452 yılında Attila’nın
100.000 kişilik ordusu ile Alp Dağları üzerinden İtalya’ya girişini
hiçbir tereddüte mahal vermeden yazarlar. Papa 1. Leo bir heyetle
Attila’nın huzuruna çıkar ve Roma’nın bağışlanmasını Attila’dan ister.
Hatta birçok tarihçi, Attila’nın Roma’yı alarak Hıristiyanlığı ortadan
kaldıracağından endişe edildiğini söylerler.
Leo
Attila’nın önünde diz çöker, elini öper, af diler. Ancak Avrupalılar ve
Vatikan tarihçileri bu durumu gururlarına yediremeyerek, "böyle bir
olayın olmadığını" iddia ederler. Hatta Attila’ya barbar diyerek,
hakaret dahi ederler. Çünkü kuyruk acıları vardır. Ancak bütün
tarihçiler, Papa Leo’nun Attila’yı bir şeklide ikna ettiğini söylerler.
Attila Roma’yı işgal etmesine ve Roma’ya hakim olmasına rağmen, Papa’yı
ve kiliseyi azad etmiştir. Yani Attila eğer isteseydi o gün
Hıristiyanlığı bitirmişti. Bugün Vatikan diye bir yerden artık söz
edilmeyecekti.

Avrupalı
bazı tarihçiler, Atilla’nın Papa tarafından neyin karşılığında ikna
edildiğini eserlerinde açıkça sorarlar. Sahi, neyin karşılığında?
Vatikan, bu konuyu bugün şöyle açıklar: Papa 1. Leo Attila’yı ikna etmiştir. İsa mesihin yardımıyla.
Vatikan, Papa’nın Attila’nın önünde diz çöktüğünü ve yalvardığını söylemez. Böyle bir olayın kanıtı olmadığını söyler.

Ancak
Vatikan’ın yalanını biz ortaya çıkaralım. Hem de tarihi bir belge ile.
İşte Vatikan’ın yalanını ortaya çıkaracak bu belge: 470’li yıllara ait,
Marinus’un yapmış olduğu yazı ve resimler. Bu yazı ve resimler bize şunu
anlatmaktadır: Attila ayakta, başında bir ışık hüzmesi var. Bu ışık
hüzmesi, Hıristiyanlar’da azizliğe işaret eder.
Papa
Leo, Attila’nın elindeki ipe veya kırbaca bağlı bir şekilde
yerde emekler halde tasvir edilmiştir. Attila’nın elindeki kırbaç da
olabilir ipte. Resimdeki çizimde alt tarafta muhtemelen Roma Kilisesini
betimleyen bir lahit bulunmaktadır. Attila elindeki kırbaçla veya iple
Leo’yu terbiye eder bir haldedir. Grekçe yazılarda okunabilen kısımda
şunlar tercüme edilimiştir: Marinus Leo ile alay ederek; Papa Leo
Asyalı’yı Paraglit(*) ilan etti. Bu kelime çok ilginç. Barnabas
İncili’nde geçen bir kelime. Ahmet, tavsiyeci, büyük ruh, arındırıcı
anlamlarında kullanılır.

Bu
Hıristiyan dünyasında bugün de tartışılan bir mevzuu. Bu metinde de o
kelime şöyle geçiyor: Keşiş Marinus, Papa Leo ile dalga geçerken mealen
şunu söylüyor. Leo Attila’yı İsa’dan sonra gelecek Barnabas’ın
Paraklit’i yaptı. (Burada Marinus Barnabas’ı da sapkın ilan ediyor. )
Yani Papa Leo, Attila’yı tabiri caizse peygamber ilan ediyor. Yani
Paraklit’in Attila olduğuna inanıyor. Batılı tarihçiler soruyorduya;
Leo, Attila’yı neyin karşılığında ikna etti? Cevabı Marinus bize
veriyor.
Papa
Leo ile Attila arasındaki bu paraklit meselesinin elbette bir anlaşması
var. Vatikan hazır arşivlerini açmışken bu belgeyi de açıklasın!
Vatikan Gizli Arşivleri Müdürü Sergio Pagano asıl bu belgeyi ortaya
çıkarsın. Bu belgeyi de halka açsın!
Demek
ki, Attila’nın önünde 1. Leo diz çökmüş, yalvarmış, bununla da kalmamış
Attila’yı da peygamber ilan etmiş, paraklit kabul etmiş.
Attila
Peygamber değildi. Bugün Vatikan ve Hıristiyanlık alemi varlıklarını
Attila’ya yani bir Türk’e borçludur. Attila paraklit ünvanını kabul
etmemiştir. Atilla sadece din adamlarına Türk’ün asaletini gösterip,
merhamet etmiştir. Barnabas İncili'de konumuzla ilgili olduğu için
başlığımızda kullandık.
Kimbilir
belki Genel Kurmay 2023’te birçok belgeleri açıklar da, Attila’nın
torunları bir kez daha dünyaya Türk’lerin kim olduğunu gösterirler.
3.
Bin yılda Asya’yı Hıristiyanlaştırmayı düşünen Vatikan’a yardımcı
olanlar, bir kez daha düşünsünler. Vatikan neyin hıncını almaya
çalışıyor?
Oktan Keleş
Not: Yukarıdaki resimler camekandaki belgeden çekilmiştir.
(*)Paraklit
veya Faraklit (Latince paracletus ← Yunanca: παράκλητος (Parakletos)),
Hıristiyanlık'taki Kutsal Ruh'un, Kitab-ı Mukaddes'in bazı Yunanca
tefsirlerinde bazı bölümlerde kullanılan adı. Bununla beraber güncel
tefsirlerde Kutsal Ruh ve Gerçeğin Ruhu tabirleri kullanılır. Bazı
İslam'i görüşlere göre Paraklit ismi ile İslam peygamberi Muhammed
kastedilmektedir. [kaynak belirtilmeli]
Paraklit
sözcüğü Yuhanna İncili'nin 14:16, 14:26, 15:26 ve 16:7'inci ayetleri
ile Yuhanna'nın Birinci Mektubu'nun 2:1 no'lu ayetinde Kutsal Ruh'u
anlatmak üzere kullanılmıştır. Sözcük Yeni Ahit'in bazı İngilizce
çevirilerinde Tesellici (Comforter) ya da Yardımcı/Tavsiyeci(Advocate)
olarak çevrilmiştir. Sözcük antik Yunanca'da mahkemede yardım eden kişi
anlamında da kullanılmıştır. Kumran Yazıtları ya da Ölü Deniz Tomarları
olarak bilinen metinlerde sözcük Gerçeğin Ruhu olarak geçer. (Wikipedia)
Oktan KELEŞ'ten alıntı
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder